Envanter yönetimi, tedarik zinciri süreçlerinin önemli bir parçasıdır. Bu süreçte ürünlerin kalitelerinin korunarak doğru zamanlarda teslim edilmesi depo lojistiğinin iyi organize edilmesine bağlıdır. Söz konusu lojistik faaliyeti aynı zamanda işletmenin maliyetleri ve kârlılığı açısından da belirleyici bir role sahiptir. Kaleme aldığımız bu yazıyı okuyarak bahsedilen faaliyet ve kapsamı hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Depo Lojistiği Nedir?
Depo lojistiği, işletmenin satışa sunduğu ürünlerin depolanma süreçlerinin kontrolünü ifade eder. Bu lojistik faaliyetinde depolama birimlerinde yer alan envanter kontrol edilir, yönetilir ve bunların gereken zamanda gereken yere teslim edildiğinden emin olunur. Söz konusu faaliyet, ürünlerin nihai varış yerine ulaştığında sonlanır. Tedarik zinciri yönetiminin önemli bir parçası olan bu lojistik süreci, işletme verimliliği ve kârlılığı açısından büyük bir öneme sahiptir.
Depo Yönetimiyle Depo Lojistiği Arasındaki Fark Nedir?
İşletmenin envanterinde yer alan ürünleri barındırdığı alanlar depo olarak adlandırılır Depo yönetimi faaliyeti bu alanların düzenlenmesi ve denetlenmesine ilişkin süreçleri içerir. Lojistik süreçleri yönetimi de içermekle birlikte daha kapsamlıdır. Bu süreçler, tedarik anlaşmalarından teslimat kontrolüne kadar pek çok farklı aşamaya sahiptir. Başka bir ifadeyle, lojistik süreçleri depolama yönetiminin tedariğin diğer aşamalarıyla olan ilişkisini de içerir.
Depo Lojistiği Neden Önemlidir?
Depo lojistiği için kullanılan sistemler, tedarik ve teslimat operasyonlarında verimliliği büyük ölçüde artırır. Yapılan araştırmalara göre, söz konusu lojistik sistemlerini kullanan işletmelerin üretkenliği %25 oranında artış gösterir. Ayrıca bahsedilen yönetim faaliyeti alan tüketimini %20 azaltarak kullanım verimliliğini %30 oranında artırır. Bu verilerden yola çıkarak; lojistik konusunda doğru planlamayı yapmak elinizdeki depo alanlarını daha efektif bir biçimde kullanmanızı sağlar.
Depo Lojistiğinin Faydaları Nelerdir?
Envanter yönetimi süreçlerinde depo lojistiğini doğru bir biçimde planlamanın sağladığı başlıca faydalar şunlardır;
- Envanter Kontrolü: Depo lojistiği konusunda gereken önlemleri alarak elinizde yer alan ürünleri doğru bir biçimde organize edebilir; stok, arz ve talebin optimum seviyede kontrolünü sağlayabilirsiniz.
- Üretkenlik Artışı: Gelişmiş lojistik yönetimi sayesinde depo düzenini optimize ederek zaman kaybını ve maliyeti en aza indirebilir, bu sayede operasyonlarınızda verimlilik sağlayabilirsiniz.
- Maliyet Tasarrufu: Depo lojistiği, işletmenizi aşırı ve yetersiz stoklamayla ilişkili maliyetlerden kurtarır. Bu sayede mal ve hizmet satmak ya da üretmek için harcamanız gereken masraflar azalır ve kârlılığınız artar.
Research Gate’te yayınlanan bir araştırma, lojistik faaliyetinin depolama süresini %90 ve işletme maliyetlerini %55 oranında azalttığını ortaya koyar. Söz konusu süreci doğru yöneterek kârlılığınızı ve verimliliğinizi büyük ölçüde artırabilirsiniz.
Depo Lojistiği Süreci Nasıl İşler?
Depo lojistiği sürecinin işleyişi aşağıdaki aşamalardan oluşur;
Tedarikçilerden Mal, Ürün veya Hammadde Alımı
Üretim veya satış için kullanılacak malların temini depo lojistiği sürecinin ilk aşamasıdır. Bu süreçte, söz konusu ürünlerin alınması, belgelenmesi, izlenmesi ve kimliklendirilerek takibinin sağlanması gerekir. Deponun hangi alanlarının hangi ürünler için ayrılacağı da bu aşamada kararlaştırılır. Bahsedilen süreçte aşağıdaki durumların kontrol edilmesi gerekir:
- Gelen mal miktarının sipariş talebinde belirtilen miktarla eşleşmesi
- Mallardaki olası hasar ve hata durumları
- Tedarikçinin zamanlaması
- Başlangıçta kararlaştırılan fiyatlarla satın alınan fiyatların eşleşme durumu
Ürünler, bu kontrol aşamalarından geçirildikten sonra depoda yerlerini alır. Bu süreçte envanterde yer alan her mamulun ayrıca kimliklendirilmesi ve kontrol altına alınması önemlidir.
Envanter Yönetimi
Stok yönetimi olarak da adlandırılan bu faaliyet, depodaki mal akışının optimize edilmesini amaçlar. Envanterde yer alan ürünlerin işletmenin ihtiyaçlarına uygun bir biçimde stratejik olarak depolanması ve yönetilmesi gerekir. Bu süreçte ürünleri depolamak için gereken donanımlar (Palet rafları, otomatik depolama sistemleri, yönetim yazılımları) temin edilir. Bu depolama ekipmanlarını doğru bir biçimde kullanarak verimliliği artırmak mümkündür.
Envanter yerleşimi, ürünlerin gördüğü talebe göre yapılabilir. Kırtasiye üzerine satış yapan bir firma üzerinden bu yerleşimi açıklamak mümkündür. Söz konusu şirketin envanterinde yer alan kalem, defter ve A4 kâğıdı gibi ürünler delgeç, zımba gibi ofis malzemelerine göre daha çok satılacaktır. Çok satılan ürünleri kolay ulaşılabilir kısma yerleştirerek talep akışını optimize etmek mümkündür.
Depo Düzeni Optimizasyonu
Depo alanlarının düzensiz olması zaman ve nakit kaybı anlamına gelir. Ayrıca, düzensiz ve iyi tasarlanmamış iş alanları iş kazası riskini de artırır. Envanter saklama alanlarını düzenleyerek ürünleri her an satışa hazır hâle getirebilirsiniz. İyi bir tasarım oluşturarak gelen ve giden ürünlerin sirkülasyonunu sağlayabilir ve bu sayede süreçleri mümkün olduğunca az zamanda tamamlayabilirsiniz.
Envanter barındırılan alanların düzenlenmesi depo lojistiği süreçlerinin verimliliği üzerinde belirleyicidir. Örnek vermek gerekirse, söz konusu alanların iyi ışıklandırılmaması vakit kaybına sebep olur. Böyle bir durumda ürünlerin bulunması, dolayısıyla teslim edilmesi gecikecektir. Bu gecikmeler şirketinize müşteri ve kazanç kaybı olarak yansıyabilir. Alanın her yerini görünür kılacak bir ışıklandırma sistemiyle bu sorunun üstesinden gelmek mümkündür.
Paketleme
Paketleme, teslimat kalitesini ve müşteri memnuniyetini belirleyen önemli aşamalardan biridir. Sipariş alındıktan sonra ürünün müşterinin adresine ulaşmak için hazır olması gerekir. Paketleme işlemi, malın nakliye sürecinde zarar görmesini engelleyerek kalitesinin korunmasını sağlar. Bu konuya dikkat ederek ürünlerin varış yerine doğru zamanda ve taahhüt edilen kalitede ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
Paketleme işlemi ürünün niteliğine göre yapılmalıdır. Örneğin; kadeh veya porselen tabak gibi kırılma riski olan bir ürünün nakliye sürecinde kırılmayacağından emin olacak biçimde hazırlanması gerekir. Bu işlem için kullanılacak ekipmanlar, satışı yapılan ürünlerin niteliklerine göre önceden ayarlanmalıdır.
Nakliye
Ürünlerin tüketiciye ya da sonraki depolama tesisine teslim edilmesi, depo lojistiği sürecinin ilk adımıdır. Paketlenen ürünler, transit araçlara yüklenerek gönderime hazırlanır. Bu süreçte pakete kargo takibi için ürün etiketi, irsaliye ve fatura eklenmesi gerekir. Gönderi nakliye edilirken transit hareketi izleyerek teslimat sorunlarını çözmek ve gönderilen ürünlerin kaydını tutmak depo teslimat ekibinin sorumluluğundadır.