TÜİK verileri, 2002 yılında %13,1 olan kadın girişimciliğinin 2023 yılında %17,4’e yükseldiğini gösteriyor. Bu veriler aslında tüm dünyada yaygınlaşan bir trendi işaret ediyor. SheConomy adı verilen trend, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın istihdamı gibi meselelerin görünür olmasını sağladı. Ayrıca pek çok araştırma, cinsiyetler arası eşitliğin iş hayatına yansımasının ekonomik gücü artırdığını gösteriyor. Kaleme aldığımız bu yazıda söz konusu kavramdan ve bunun iş dünyasındaki etkilerinden bahsettik.
Sheconomy Nedir?
Sheconomy, kadınların harcama ve tüketim alışkanlıklarının ekonomi üzerindeki etkisini ifade ediyor. İlk kez 2007 yılında ortaya atılan bu kavramı kadınların satın alma gücünün ve karar alma süreçlerindeki etkinliğinin ifadesi olarak tanımlamak mümkün. Harcama alışkanlıklarına ve tüketici tercihlerine odaklanan bu kavram, kadınların ekonomideki gücünün anlaşılmasını ve değerlendirilmesini sağlıyor.
McKinsey tarafından yapılan bir araştırma söz konusu alım gücünün büyük ölçüde artacağını öngörüyor. Bu araştırmaya göre, 2030 yılına gelindiğinde Amerikalı kadınların ekonominin büyük bir yüzdesini kontrol etmesi mümkün. İş dünyasında başarılı olmanın ve tüketici kitlesine hitap etmenin yolu bu trendi anlamaktan geçiyor.
Sheconomy Neden Önemlidir?
2022 Yılında Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan bir rapor, kadınların harcama alışkanlıklarının ekonomik hareketlilik üzerinde önemli bir etkisi olduğunu ortaya koydu. Bu rapora göre kadınların internet alışverişi yapma oranı erkeklere göre daha fazla. ETBİS tarafından hazırlanan raporlar da bu etkiyi ortaya koyuyor. Söz konusu raporlar; giyim, kişisel bakım ve kozmetik ürünlerinin e-ticaret sitelerinde en çok aratılan kategoriler arasında yer aldığını gösteriyor. Listede yıldan yıla değişiklikler olsa da söz konusu kategoriler her zaman ilk sıralarda yer alıyor.
Yukarıdaki veriler, kadınların ekonomik gücünün arttığını gösteriyor. Dikkat edilmesi gereken başka bir nokta ise bu ekonomik gücün değişen alışkanlıklarla ve teknolojinin gelişmesiyle orantılı bir artış göstermesi. Dolayısıyla; inovasyon kavramını tüketiciyi dikkate almadan düşünmek mümkün değil. Erkeklere hitap eden niş ürün grupları dışında hemen hemen bütün kategorilerde bu trendleri göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Sheconomy Nasıl Yükselen Bir Trend Hâline Geldi?
TÜİK tarafından hazırlanan İşgücü İstatistikleri kadınların işgücüne katılımı konusunda önemli veriler sunuyor. Ocak 2024 tarihinde yayınlanan rapora göre bu katılım 2023 yılında %36’ya ulaştı. Ekonominin çeşitlenmesi ve buna bağlı olarak yaşam pratiklerinin değişmesi, kadın istihdamını hayatî bir konu hâline getiriyor. Bu katılım, toplumsal ve hukuki eşitliğin sağlanması için de büyük bir öneme sahip.
Bu trend sadece Türkiye’de yükselişte değil. Morgan Stanley tarafından yapılan bir araştırmaya göre Asya ülkelerinde kadın yönetici oranı 2010’dan bu yana iki katına çıkmış görünüyor. Cinsiyet eşitliğinin dünyanın her yerinde bir değer olarak benimsendiğini gözlemleyebiliriz. Bu yükselen değer istihdamın yanı sıra terfi gibi konularda da eşit bir tutum sergilenmesini sağlıyor. Dolayısıyla kadınların ekonomik gücü önceki yıllarda olmadığı kadar yüksek.
Kadının işgücüne katılımında Sanayi Devrimi’ni bir milat olarak kabul edebiliriz. 19’uncu yüzyılda özellikle İngiltere, ABD gibi sanayileşmiş şehirlerde kadınların aktif olarak çalıştıkları biliniyor. 20’inci yüzyılın sonlarından beri bu katılımın ivmesi yükseliyor. 2020’li yılların dünyasında kadınların ekonomide büyük bir etkisi var. Bu da cinsiyet eşitliğini şirketler açısından benimsenmesi gereken bir değer hâline getiriyor.
Sheconomy’nin Geleceği
2028 yılında isteğe bağlı harcamaların (yeme-içme, hobi, seyahat, kişisel bakım vb) %75’inin kadınlar tarafından oluşturulacağı tahmin ediliyor. Gazeteci Brittany Jones-Cooper, bu durumu büyük servet transferi olarak tanımlamakta. Gerçekten de kadınların ekonomik gücündeki artışın birçok sektördei hedef kitle tanımını ciddi anlamda değiştirdiğini görüyoruz. Dolayısıyla, geleceğe yatırım yapmak isteyen firmaların sheconomy trendini dikkate alması gerekiyor.
Yelp tarafından hazırlanan rapor, bu trendin ciddi bir yükselişte olduğunu gösteriyor. Bu rapora göre kadınların yaptıkları harcamalar 2022 ve 2023 yıllarında önceki döneme göre %17 artış göstermiş. Ayrıca sheconomy trendinin etkisini müzikten sinemaya kadar pek çok alanda görmek mümkün. Eşitlik olgusunun sadece retorikte kalmayıp hayatın her alanına yayıldığı bir dönemden geçiyoruz. Firmaların satış ve iletişim politikalarını bu gerçekliğe göre belirlemesinde fayda var.
Şirketler Sheconomy’ye Uyum Sağlamak İçin Ne Yapmalı?
Sheconomy’ye uyum sağlamak için yapılması gerekenler şunlar:
Kadın Odaklı Pazarlama Stratejileri Geliştirin
Kadın odaklı pazarlama stratejileri geliştirmek, günümüzde iş dünyasının önemli bir gerekliliği haline geldi. Kadınların ekonomideki etkisi ve satın alma gücü arttıkça, şirketlerin de bu trendi göz önünde bulundurması kaçınılmaz hale geliyor. Kadınların tüketim alışkanlıklarını ve tercihlerini anlamak, başarılı bir pazarlama stratejisi oluşturmanın temelini oluşturuyor.
Bu doğrultuda, kadınların ihtiyaçlarına ve beklentilerine odaklanan, onları doğru şekilde hedefleyen ve değerlerine uygun mesajlar iletişimde bulunan stratejiler belirlemek oldukça önemlidir. Kadınların farklı yaşam tarzlarına ve çeşitli ilgi alanlarına hitap eden ürün ve hizmetler sunmak, markaların müşterilerle daha güçlü bir bağ kurmasını sağlar.
Ayrıca kadınların katılımını teşvik eden, onların sesine kulak veren ve onları marka deneyiminin bir parçası yapacak etkinlikler düzenlemek de stratejinin bir parçası olabilir. Sonuç olarak, kadın odaklı pazarlama stratejileri, şirketlerin rekabet avantajı elde etmesine ve sürdürülebilir bir müşteri tabanı oluşturmasına yardımcı olabilir.
Kadınların Liderlik ve Yetenek Gelişimine Yatırım Yapın
Kadın liderlik ve yetenek gelişimine yatırım yapmak, şirketlerin başarılı ve sürdürülebilir bir gelecek için önemli bir adımdır. Kadınların iş dünyasındaki potansiyellerini tam olarak ortaya çıkarabilmeleri ve liderlik rollerinde daha etkin olabilmeleri için desteklenmeleri gerekir. Ayrıca, kadın çalışanların yeteneklerini keşfetmelerine ve potansiyellerini maksimize etmelerine yardımcı olmak için adil fırsat eşitliği politikaları ve programları uygulamak da önemlidir. Cinsiyet eşitliğine önem veren ve insan kaynakları politikasını buna göre belirleyen bir firma sheconomy trendini kolaylıkla yakalayabilir.
Sonuç olarak; iş hayatında başarılı olmanın yolu değişen dünyayı anlamaktan ve hedef kitlenin dönüşümünü iyi analiz etmekten geçiyor. Günümüz dünyasında kadın tüketicinin artık sıradan bir hedef kitle olmaktan fazlası olduğunu ve ekonomi açısından belirleyici olduğunu fark etmek gerekiyor. Bu farkındalık işletmenizi başarıya ulaştırabilir.