Personelin çeşitli sebeplerden ötürü izne gereksinimi olabilir. İşveren; gerek çalışan bağlılığını desteklemek gerekse işleyişi yasalara uygun hâle getirmek için bu izni sağlamakla yükümlüdür. Mazeret izni, kanunlar ile tanınan haklardan biridir. Yazının devamında bu iznin kapsamından ve kullanımına dair detaylardan bahsettik.
Mazeret İzni Nedir?
Mazeret izni; çalışanın kişisel yaşamında ortaya çıkan acil durumlar için kullanma hakkına sahip olduğu bir izindir. Bu hak, personelin kişisel yaşamındaki durumlardan dolayı çalışmasına ara vermesine olanak tanır. Söz konusu hak, hastalık izniyle aynı kapsamda değildir. İş kanunlarına göre her çalışan, özel yaşamındaki sorunlar veya ilgilenmesi gereken durumlar için bu izni alma hakkına sahiptir.
Mazeret İzninin Hukuki Boyutu Nedir?
Türkiye’de yürürlükte olan çalışma kanunları, personelin izin hakkına sahip olduğunu açıkça belirtir. Bu hak, 4857 Sayılı İş Kanunu başta olmak üzere çeşitli kanun ve yönetmeliklerle belirlenir. Çalışan, herhangi bir sebepten ötürü işine devam edemeyecek durumda olduğunda işine ara verebilir. Kişisel hayatta beklenmeyen ya da ilgilenilmesi gereken durumlar yani mazeret izni kapsamındaki hâller de bu hakka dâhildir.
Yukarıda bahsedilen İş Kanunu’nda mazeret izni için özel bir bölüm bulunur. Bu bölümde; personelin kendisini ya da yakınlarını ilgilendiren konular için farklı sürelerde izin kullanma hakkına sahip olduğu açıkça belirtilir. Söz konusu hak, iş hukukuna 23 Nisan 2015 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanan 6645 Sayılı Torba Yasayla dâhil olmuştur.
Mazeret İzni Hangi Durumlarda Kullanılır?
Mazeret izninin kullanılabileceği başlıca durumlar şunlardır;
- Personelin evlenmesi
- Personelin evlat edinmesi
- Anne, baba, eş, kardeş veya çocuk gibi birinci dereceden bir yakının vefatı
- Eşin doğum yapması
Yukarıda bulunan koşullar, bahsedilen İş Kanunu’nun “Yönetmelikler” kısmında yer alan “Ek Madde 2” ile belirtilir. Diğer yandan, söz konusu iznin kullanımını gerektiren bazı özel ve ayrıcalıklı hâller olabilir. Örneğin, engelli ya da kronik rahatsızlığı bulunan çocuğu olan personel, uzun süreli mazeret izni alma hakkına sahiptir. İş Kanununun ilgili bölümünde şu ibare yer alır: “İşçilerin en az yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde, hastalık raporuna dayalı olarak ve çalışan ebeveynden sadece biri tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir.”
Mazeret İzni Nasıl Alınır?
Mazeret izni kullanımı için personelin yazılı veya sözlü bildirimde bulunma zorunluluğu vardır. Örnek vermek gerekirse; birinci dereceden yakınının rahatsızlığı için izin talebinde bulunan personel, bu talebini dilekçe ile ya da sözlü olarak belirtebilir. Diğer yandan, işverenin bahsedilen talebi değerlendirmek için belge isteme hakkı da bulunur. Yukarıda belirtilen durumda; işveren çalışandan hastalığa ilişkin rapor talep edebilir.
İzin kullanımında her iki tarafa da düşen sorumluluklar vardır. Şirket, çalışana ihtiyaç durumunda izin sağlamakla yükümlüdür. Ancak, personelin de bu hakkı kullanırken gerekçelerini dürüst bir biçimde ve açıkça belirtmesi gerekir. Örneğin, hastalık durumunda raporun sunulması önemlidir. İşveren, çalışanın talebini değerlendirip söz konusu kanunlarda belirtilen sürelerle izin kullandırabilir.
Mazeret İzni Kaç Gündür?
İzin süresi, mazeret gerektiren duruma göre değişiklik gösterir. Bu durumlara göre belirlenen süreler aşağıdaki gibidir:
- Birinci derece yakının (Eş, çocuk, anne, baba ve kardeş) vefatı: 3 gün
- Evlat edinme süreçleri: 3 gün
- Eşin doğum yapması: 5 gün
Yukarıda belirtildiği gibi, kronik hastalığı ya da engel durumu bulunan çocuğu olan ebeveynlerin bir yıl içinde sahip oldukları izin süresi 10 güne kadar uzatılabilir. Söz konusu süre, toplu olarak ya da parça parça kullanılabilir. Diğer yandan, evlat edinme sürecindeki çalışanlar 8 haftalık analık izni hakkına sahiptir. Mazeret izni işveren ile çalışan arasındaki anlaşmaya göre uzatılabilir.
Mazeret İzni Ücretli İzin Mi?
Mazeret izni, çalışanın işine ilgilenmek zorunda olduğu durumlar yüzünden ara vermesi anlamına gelir. Böyle bir durumda personelin maaşından kesinti yapmak mümkün değildir. Dolayısıyla söz konusu hak ücretli izin kapsamında yer alır. Mazeret için izin alan personel bu süreçte herhangi bir maddi kayba uğramaz. Diğer yandan, evlat edinme sebebiyle izin alan ya da iki günden uzun süreli raporu olan personelin ücretleri SGK tarafından karşılanır. Bu durum, çalışanın bordrosuna yansımaz.
Mazeret İzni Zorunlu Mu?
4857 Sayılı İş Kanununda iznin zorunlu olduğu açıkça belirtilir. İzin kullanımına gerekçe yaratan koşulların gerçekleşmesi durumunda işveren, şirket yetkilisi ya da İK birimi personele söz konusu hakkı kullandırmakla yükümlüdür. Ayrıca, bahsedilen süre yıllık izinden mahsup edilemez. Personel, mazeret için müsaade kullandıktan sonra yıllık iznini de herhangi bir azalma olmadan kullanma hakkına sahip olur.
Mazeret İzni Verilmezse Ne Olur?
Mazeret izni kullanımına ilişkin haklar yasalar ile kesinleşmiştir. Dolayısıyla, işveren bu iznin gerekçelerinin doğruluğunu sorgulama hakkına sahip olsa da izni vermek zorundadır. Personelin ihtiyaç duyduğu hakkı kullanamaması hâlinde şirketin hukuki yaptırımlarla karşılaşması mümkündür. Diğer yandan, bu konuda işverenin insiyatifinde olan bazı hâller de bulunur. Örnek vermek gerekirse, söz konusu izinle ilgili kanuni düzenlemelerde çocuğun evlenmesine ilişkin bir düzenleme bulunmaz. Böyle bir durumda çalışanın izin alması personelin inisiyatifine bağlıdır.